Bedeutungen, die der Begriff "(birinin bir yere) girmesine izin vermek" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 15 Ergebniss(e)
Tom put a Band-Aid over his small tattoo of a spider so he would be allowed into a Japanese hot spring.
Tom, küçük örümcek dövmesinin üzerine bir yara bandı yapıştırmıştı, böylece bir Japon kaplıcasına girmesine izin verilecekti.
Tom put a Band-Aid over his small tattoo of a spider so he would be allowed into a Japanese hot spring.
Tom, küçük örümcek dövmesinin üzerine bir yara bandı yapıştırmıştı, böylece bir Japon kaplıcasına girmesine izin verilecekti.
We do not know this with any certainty because no organisations or media are permitted in the area.
Bunu kesin olarak bilmiyoruz çünkü bölgeye hiçbir kuruluşun ya da medyanın girmesine izin verilmiyor.